Şubemiz tarafından geçtiğimiz dört yılda düzenlenen film gösterimleri ve kitap okumaları bu dönem de tematik konular çerçevesinde devam ediyor. Önümüzdeki üç aylık süreçte ‘Göç‘, ‘Yerel Yönetim‘ ve ‘Ekoloji‘ temaları ile başlayacağımız Bikitap* Bifilm, dönem boyunca çeşitli temalar üzerinden devam edecektir.
Bikitap* Bifilm‘e 30 Ocak Çarşamba saat 18.30‘da yönetim kurulu üyemiz Sezen Savran‘ın kolaylaştırıcılığında Zygmunt Bauman‘ın ‘Kapımızdaki Yabancılar‘ kitabını konuşarak başlayacağız. Ardından 13 Şubat Çarşamba saat 18.30‘da ‘Misafir‘ filminin gösterimini, yönetmen Andaç Haznedaroğlu‘nun katılımı ve söyleşisi ile Şubemiz M. Kemal Sarp Salonu‘nda gerçekleştireceğiz.
Üyelerimizi, öğrenci arkadaşlarımızı ve konu ile çalışma yürüten veya ilgilenen herkesi Bikitap* Bifilm‘e bekliyoruz.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi
*Kapımızdaki Yabancılar - Zygmunt Bauman
30 Ocak 2019 Çarşamba saat 18.30
Zygmunt Bauman bu kitabında çağımızın en önemli sorunlarından birini eleştirel bir perspektiften hareketle masaya yatırıyor: Göçmenlik meselesi...
"..ben bu sözleri yazarken, nasırlaşmış bir duyarsızlık ve ahlaki körlükten doğan başka bir trajedi gelip çatmak için pusuda bekliyor. Kamuoyunun, reyting açgözlüsü medya ile işbirliği içinde "mülteci trajedisinden bıkkınlık" noktasına doğru gitgide ve durmaksızın yaklaştığına dair işaretler birikiyor. Boğulmuş çocuklar, aceleyle dikilen duvarlar, dikenli teller, aşırı kalabalık toplama kampları ve göçmenlere baş belası muamelesi etme konusunda birbiriyle rekabet eden hükümetler, kıl payı kurtulma ve güvenlik için seyahatin sinir bozucu tehlikeleri; tüm bu ahlaki rezaletler hiç olmadığı kadar az haber niteliği taşıyor ve gittikçe daha seyrek olarak haberlerde yer alıyor. Ne yazık ki, şokların kaderi normalliğin rutinine dönüşüyor; kendini tüketen, gözden kaybolan ve unutulma örtüsüne sarılarak vicdanlardan kaybolan ahlaki paniğin rutinine..." Zygmunt Bauman (Tanıtım Bülteninden)
*Misafir - Yön: Andaç Haznedaroğlu
13 Şubat 2019 Çarşamba saat 18.30
Misafir, akrabalarını Suriye‘deki savaşta kaybeden küçük bir kızın hikayesini anlatıyor. 7 yaşındaki Leyla neşe dolu bir çocuktur. Günlerini arkadaşları ile birlikte oyun oynayarak geçiren Leyla‘nın hayatı Suriye‘de çıkan savaş ile birlikte alt üst olur. Savaş, küçük kardeşi hariç tüm ailesini ondan alır. Cehenneme dönen bu dünyada artık kardeşi ile yapayalnızdır. Komşuları Meryem, Leyla ve kardeşini de yanına alıp bu vahşet dolu ortamdan gitmeye karar verir. Avrupa‘ya göç etmek için öncelikle Türkiye‘ye gelen Meryem, Leyla ve kardeşi, kendileri gibi ülkeye sığınanların yanına taşınır. Çıktıkları bu yolculuk Leyla için başlarda keyifli gelse de onun asıl isteği evine geri dönmektir. Leyla, bir yandan yaşamını sürdürebilmek için para kazanmak, diğer yandan da küçük kız kardeşine annelik yapmayı öğrenmek zorundadır. Başlarına gelen onlarca sorunla baş etmek zorunda kalan küçük kız, bu zorlu yolculukta karşılaştığı tüm engelleri aşarak bir kahramana dönüşür.