ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI EŞGÜDÜMÜNDE 2B ALANLARI İLE İLGİLİ TOPLANTIYA KATILDIK
2005-04-15 / 2005-04-15
Bu karar üzerine 15 Nisan 2005 tarihinde Orman Genel Müdürlüğü toplantı salonunda Çevre ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürü başkanlığında toplantı yapıldı. Toplantıya Ormanlarımıza Sahip Çıkalım Birliği adına TEMA, TARIM-ORKAM-SEN, OR-KOOP, Türkiye Ormancılar Derneği, Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, TMMOB Orman Mühendisleri Odası ve Odamız temsilcileri ile Orman Genel Müdürlüğü bürokratları, Maliye Bakanlığı, Türkiye Odalar Borsalar Birliği temsilcileri katıldı.
Toplantıda Orman Genel Müdürü 2B arazileri ile ilgili genel bilgi verdi. 473 ha sahanın kabaca 2B arazisi olduğunu, 27000 ha yapılaşma bulunduğunu, 51000 ha zeytinlik, fındıklık ve çaylık olarak kullanıldığını, 300000 ha ise tarım alanı olduğunu ifade etti. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün bu araziler üzerindeki çalışmalarının devam ettiğini, 2005 yılında 3000 köyde, 2006 yılında ise 4000 köyde bu çalışmaların bitirileceğini, toplam 2 yıl içinde de ağırlıklı olarak Karadeniz Bölgesi olmak üzere kadastro çalışmaların sonuçlandırılmasının amaçlandığı belirtildi. Toplam 500000 ile 600000 arası 2B arazilerinin bulunduğunu belirtti ancak rakamların sağlıklı olamayacağına da değindi. Bir an evvel kadastro çalışmalarının sonuçlandırılmasının hedeflendiğini, konu ile ilgili davaların devam ettiğini, bu alanların tekrar ormana dönüştürülmesinin mümkün olmadığını, bu araziler üzerindeki binaların yıkılması için Bakanlığın maddi kaynaklarının bulunmadığını söyledi.
Odamız da konuyla ilgili görüşlerini aktardı. Bu alanların orman bütünlüğü ve sürekliliği kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, kent ve bölge için bu arazilerin önemli olduğunu, bu arazilerin bazılarının kıyı, su havzaları gibi koruma alanları üzerinde bulunduğunu bu nedenle yapılaşmaya açılmaması, mülkiyet hakkının devredilmemesi gerektiği, arazilerin üzerinde bulunan yapılaşmaların niteliği, türü ve özellikleri açısından detaylı olarak her açıdan değerlendirilmesi gerektiği, bu tür çalışmaların çok disiplinli meslek alanları ile birlikte gerçekleştirilmesinin önemli olduğu, planlama esasları, şehircilik ilkeleri ve kamu yararı dışında kararlar alınmaması gerektiği, bilime, tekniğe, can ve mal güvenliğine, çevre ve insan sağlığına uygun olmayan yapılarla ilgili tasfiye, iyileştirme işlemlerinin plan kararları çerçevesinde yapılması gerektiği konularında açıklamalarda bulunuldu.
Toplantıda konunun hukuki boyutu da geniş olarak tartışıldı. Ormanlarımıza Sahip Çıkalım Birliği olarak daha önce Birliğin açıklamaları doğrultusunda konuyla ilgili görüşler de aktarıldı, bu arazilerin kadastro çalışmalarının tamamlanmadan satılmasının gündeme alınmaması gerektiği vurgulandı. Toplantı sonrasında bu konuda Anayasa değişikliğine gerek bulunmadan yürürlükteki yasalarda yapılacak değişikliklerle sorunun çözümleneceği belirtildi ve konuda bir alt komisyon kurularak çalışmalara başlanması önerildi.
Bu karar üzerine 15 Nisan 2005 tarihinde Orman Genel Müdürlüğü toplantı salonunda Çevre ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürü başkanlığında toplantı yapıldı. Toplantıya Ormanlarımıza Sahip Çıkalım Birliği adına TEMA, TARIM-ORKAM-SEN, OR-KOOP, Türkiye Ormancılar Derneği, Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği, TMMOB Orman Mühendisleri Odası ve Odamız temsilcileri ile Orman Genel Müdürlüğü bürokratları, Maliye Bakanlığı, Türkiye Odalar Borsalar Birliği temsilcileri katıldı.
Toplantıda Orman Genel Müdürü 2B arazileri ile ilgili genel bilgi verdi. 473 ha sahanın kabaca 2B arazisi olduğunu, 27000 ha yapılaşma bulunduğunu, 51000 ha zeytinlik, fındıklık ve çaylık olarak kullanıldığını, 300000 ha ise tarım alanı olduğunu ifade etti. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün bu araziler üzerindeki çalışmalarının devam ettiğini, 2005 yılında 3000 köyde, 2006 yılında ise 4000 köyde bu çalışmaların bitirileceğini, toplam 2 yıl içinde de ağırlıklı olarak Karadeniz Bölgesi olmak üzere kadastro çalışmaların sonuçlandırılmasının amaçlandığı belirtildi. Toplam 500000 ile 600000 arası 2B arazilerinin bulunduğunu belirtti ancak rakamların sağlıklı olamayacağına da değindi. Bir an evvel kadastro çalışmalarının sonuçlandırılmasının hedeflendiğini, konu ile ilgili davaların devam ettiğini, bu alanların tekrar ormana dönüştürülmesinin mümkün olmadığını, bu araziler üzerindeki binaların yıkılması için Bakanlığın maddi kaynaklarının bulunmadığını söyledi.
Odamız da konuyla ilgili görüşlerini aktardı. Bu alanların orman bütünlüğü ve sürekliliği kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini, kent ve bölge için bu arazilerin önemli olduğunu, bu arazilerin bazılarının kıyı, su havzaları gibi koruma alanları üzerinde bulunduğunu bu nedenle yapılaşmaya açılmaması, mülkiyet hakkının devredilmemesi gerektiği, arazilerin üzerinde bulunan yapılaşmaların niteliği, türü ve özellikleri açısından detaylı olarak her açıdan değerlendirilmesi gerektiği, bu tür çalışmaların çok disiplinli meslek alanları ile birlikte gerçekleştirilmesinin önemli olduğu, planlama esasları, şehircilik ilkeleri ve kamu yararı dışında kararlar alınmaması gerektiği, bilime, tekniğe, can ve mal güvenliğine, çevre ve insan sağlığına uygun olmayan yapılarla ilgili tasfiye, iyileştirme işlemlerinin plan kararları çerçevesinde yapılması gerektiği konularında açıklamalarda bulunuldu.
Toplantıda konunun hukuki boyutu da geniş olarak tartışıldı. Ormanlarımıza Sahip Çıkalım Birliği olarak daha önce Birliğin açıklamaları doğrultusunda konuyla ilgili görüşler de aktarıldı, bu arazilerin kadastro çalışmalarının tamamlanmadan satılmasının gündeme alınmaması gerektiği vurgulandı. Toplantı sonrasında bu konuda Anayasa değişikliğine gerek bulunmadan yürürlükteki yasalarda yapılacak değişikliklerle sorunun çözümleneceği belirtildi ve konuda bir alt komisyon kurularak çalışmalara başlanması önerildi.