Etik İlkeler Özlük Hakları
ŞEHİR PLANCILARI ODASI 25. DÖNEM ÇALIŞMA PROGRAMI
YÖNETİM KURULU İÇERİĞİ
Yayına Giriş Tarihi
2008-09-17
Güncellenme Zamanı
2008-09-25 15:08:22
Yayınlayan Birim
MERKEZ

 

ŞEHİR PLANCILARI ODASI 25. DÖNEM ÇALIŞMA PROGRAMI

Giriş

 

Bu çalışma programının temel amacı, TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın 25. Dönem çalışmalarına çerçeve oluşturacak ilke, hedef ve etkinliklerini tespit ederek, bir program dahilinde uygulamaya dönük eylem planını ortaya koymaktır.

 

İçinde bulunduğumuz 25. Döneme ilişkin çalışma programı beş bölümden oluşmaktadır;

 

Genel Değerlendirme

Kentlere Yönelik Hedef ve Faaliyetler

Meslek Alanına İlişkin Hedef ve Faaliyetler

Diğer Kurum ve Örgütlerle İlişkiler

Kurumsal yapı ve Örgüt İlişkileri

 

I. 25. Döneme İlişkin Genel Değerlendirme

 

TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın 25. dönem etkinlikleri iki temel hedef etrafında şekillenmektedir. TMMOB Şehir Plancıları Odasının bir meslek örgütü olarak ilk hedefi ülkemizdeki şehir plancılarını, mesleki, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda ve içinde yer aldıkları tüm süreçlerde temsil etmek, meslektaşlarımızın hak ve yararlarını, halkımızın yararları temelinde korumak ve geliştirmek, üyelerinin mesleki, sosyal ve kültürel gelişimlerini sağlamak ve mesleki birikimlerini toplum yararına kullanmalarına yönelik zemin yaratmak, bu amaçlarla meslek alanıyla ilgili gelişmelerin sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel boyutlarını derinlemesine kavramak, yorumlamak, bu gelişme ve süreçlerle ilgili olarak toplumu bilgilendirmek, kamu ve toplum yararına siyasalar için öneriler geliştirip, bu önerilerin yaşama geçirilmesi için mücadele etmek amaç ve ilkeleriyle, etkin ve verimli bir çalışma dönemi sürdürmeyi hedeflemektir.

 

Bu ilkeler çerçevesinde, TMMOB Şehir Plancıları Odasının diğer bir hedefi, kentlerimizin kamu yararı çerçevesinde şekillenmesine yönelik olarak kentlerde ortaya çıkan olumsuz politika ve uygulamaların karşısında durarak, toplum yararına uygulamaların öne çıkartılması konusunda ilke, hedef, politika ve uygulamaları hedefleyen alternatif bir yaklaşımın geliştirilmesine öncülük etmek ve bu yönde çalışmalar yapmaktır.

 

Bu iki ilişkili hedef açısından bakıldığında, her iki alanda da, son yıllarda ortaya çıkan uygulamaların önemli olumsuzluklar taşıdığı açıktır. Kentlerimiz sermayenin ve pazar ilişkilerinin yol açtığı önemli bir tahribatı yaşamaktadır. Çoğu durumda, gerek merkezi gerek yerel düzeyde, devlet kurumlarının söz konusu olumsuzlukların taşıyıcı gücü haline geldikleri görülmektedir.

 

Kentsel dönüşüm, yenileme ve benzer uygulamalar giderek artan biçimde kentleri bir arada tutan ekonomik, toplumsal, kültürel ve siyasal/yönetsel yapıları ve bunların bir parçası olarak mekansal yapıları birer birer tahrip etmekte ve yerlerine kısmi çıkarları temsil eden yapı ve ilişkileri koymaktadır. Kentsel kamusal alanları da hızla dönüştüren bu anlayış, kentleri parçalamakta ve birbirinden bağımsız, kopuk yapılara dönüştürmektedir.

 

Kentlerin gelişimi ve planlamasından birinci derecede sorumlu yerel yönetimler kentlerde kamusal hizmetlerin sağlanması ve uzun vadeli planlanmasından hızla vazgeçerken, kentsel girişimciliğin ve sermayenin doğrudan temsilciliğinin yapıldığı birimlere dönüştürülmüş bulunmaktadır.

 

İçinde bulunduğumuz dönem kentlerin üretim merkezleri olma işlevini de aşındırmaya devam etmektedir. Kentlerde üretim faaliyetleri ikincilleşmiş, birçok fabrika ve işletme kapatılırken, bu alanlar, kentleri tüketim ve finans merkezi olarak gören anlayışa paralel olarak, hızla alışveriş merkezi, korumalı lüks konut alanları, oteller ve işmerkezlerine dönüştürülmüştür.

 

Kentlerin parçalanma süreci, kentlerde yaşayanları da kendi içinde bölen bir yapılanma ortaya çıkarmış ve ortak bir yaşam biçimine ve paylaşıma yönelik kaygıları ikincilleştirerek, her kesimin birbirinden kopartarak iletişimsizleştirmiş ve bu çerçevede de güven ve ortak yaşama olan inanç ve ortak bilinci de önemli ölçüde aşındırmıştır.

 

Bu olumsuzlukların yoğunlaştığı bir ortamda meslek alanımızın da benzer olumsuzlukları yaşaması kaçınılmazdır. En genel hatlarıyla, planlama etkinliğinin kendisi kamu yararı, uzun vadelilik ve kademeli birliktelik ilkesinden uzaklaşan ve sermayenin çıkarlarına, kısa vadeli ve planların kademeli birlikteliğini tümüyle unutan bir yaklaşıma daha açık hale getirilmiştir.

 

Kent planlamasının, en iyimser tanımlamayla, kentsel tasarıma indirgenen içeriği meslek alanımızın hem siyasal süreçler hem de sermaye grupları karşısında özerkliğinin daha da aşınmasına yol açmış, plancılar dış baskı gruplarının taleplerini plan dokümanlarına dönüştüren aktörler olma sorunu ile başbaşa bırakılmıştır. Bu tür bir mesleksizleşme süreci plancıların çalışma koşullarına da olumsuz biçimde yansımıştır.

 

Kentler parçacı yaklaşımlarla şekillendirilirken, üst ölçek planlama çalışmaları da, tersi yönde yapılan vurgulara karşın, planlama alanında oluşan birikimi dışlayan, bu derece kapsamlı bir konuyu bir ekip çalışması olarak görmeyen ve müellif-plancı modeliyle plan elde eden bir anlayışa yönelmiş ve birçok bölgede ne ulusal ne de yerel/bölgesel ölçekte birikimlere yer vermeden üst ölçek planlar elde edilmiştir.

 

Kentsel dönüşüm ve yenileme adları altında elde edilen planların amacı, kamu yararına çözümler üretmek yerine, kentin güçsüz kesimlerini stratejik alanlardan tasfiye etmek ve yerlerini piyasa anlayışının gereksinimlerine ve öncelikli gruplarına devreden uygulamalar yönünde olmuştur.

 

Yerellik yönünde yapılan vurgulara karşın, merkezi düzeyde yapıların da kentlerde yaratılan bu olumsuzluklara yol açan planlama etkinliklerinde öne çıktıkları görülmektedir. TOKİ, kamu otoritesi olmanın sağladığı olanakları kullanarak kamu arazilerinin özel ellere geçmesinin ve bu kesimlere yönelik başta konut olmak üzere birçok uygulamanın ana aktörü olurken, Kültür ve Turizm Bakanlığı gibi kurumlar kıyılar ve orman alanlarında özel kullanımları hedefleyen planlama çalışmalarını yoğun biçimde sürdürmektedir.

 

Tüm bu olumsuzluklar karşında, TMMOB Şehir Plancıları Odasına içinde bulunduğumuz dönemde de önemli görevler düşmektedir. Bu çerçevede, gerek kentlere yönelik gerek meslek alanımız ve örgütsel yapımıza ilişkin önemli sorumlulukların üstlenildiği ve bunların önemli bir bölümünün büyük bir özveri ile yerine getirildiği açıktır. Bununla birlikte gerek insan gücü açısından gerekse mali yapısıyla tüm bu olumsuzluklara karşı etkin mücadelenin verilebilmesinin önünde önemli engeller de bulunmaktadır. Bu çerçevede en önemli sorunlardan biri üyelerimizi aktif üye haline getirebilecek mekanizma ve araçların yeterince geliştirilememiş olmasıdır.

 

Sorumluluk alanımızda olan planlama süreçlerinde etkin bir mesleki denetim uygulamasının yapılamaması ve mesleki denetimin tümüyle biçimsel bir denetim ile sınırlı kalması da önemli bir sorun alanı olarak belirginleşmiş bulunmaktadır. Özellikle kentlerde olumsuz uygulamalara aracılık eden planlarda oda mesleki denetiminin yapılıyor olması, meslek dışı çevrelerde bu konuya ilişkin yanlış anlamalara da yol açmakta ve bu planların oda onayını aldığı yönünde algılanmaktadır.

 

II. Kentsel Alana Yönelik Hedef ve Faaliyetler

 

TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın kentlerin son dönemde daha da yoğunlaşan talan ekonomisine karşı bu dönemde etkin mücadelesini daha da etkin hale getirerek sürdürmesi, önüne koyduğu en önemli hedeflerden biridir. Bu dönemin özgünlüğü yerel seçimlerin Mart 2009 da yapılacak olmasıdır. Mevcut iktidarın gerek merkezi, gerekse yerel düzeyde, kentlere yönelik yaklaşımının TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın savunageldiği değerlere ve ilkelere karşıtlık oluşturduğu açıktır. Ne yazık ki, mevcut iktidar dışında kalan yerel yönetim uygulamaları da, söz konusu politikalara alternatif oluşturmak bir yana, söz konusu olumsuzlukları önemli ölçüde paylaşmaktadır.

 

Bu tür bir durum, başta TMMOB Şehir Plancıları Odası olmak üzere, kentsel kamusal değerleri savunan kurum ve anlayışlara özel bir sorumluluk yüklemektedir. Bu çerçevede, söz konusu politikaların kentlerde yarattığı tahribatın gözler önüne serilmesi ve sadece uzman kesimlerin değil, kentlerde yaşayanların da ulaşabileceği bir bilgi haline getirilmesi önemlidir. Bunun yanında, önümüzdeki dönemin önemli bir diğer görevi eleştirel bir teşhir tavrının ötesine geçip, somut taleplerin ve alternatif yaklaşımların da geliştirilmesidir.

 

Bu çerçevede TMMOB Şehir Plancıları Odası yerel seçimler öncesinde yoğun bir biçimde şu tür bir faaliyet içinde olacaktır.

 

  • Örgütlü olunan tüm birimlerde yerel yönetimlerin faaliyetlerini değerlendiren kent raporlarının hazırlanması. Bu çalışmalar aşağıda detaylı tartışılacağı gibi gerek Genel Merkez gerek Şube ve Temsilciliklerimiz tarafından yürütülmesi gereken bir faaliyet olarak organize edilecek, Genel Merkez düzeyinde söz konusu raporlar Türkiye bütününü ele alırken, Şube ve Temsilciliklerimizin benzer bir çalışmayı kendi yerel birimlerinde yürütmeleri öngörülmektedir.
    • Söz konusu çalışmaların yürütülmesinde gerek Genel Merkez gerek Şube ve Temsilciliklerimizin kurdukları komisyonlar ve çalışma grupları aracılığı ile yürütmeleri öngörülmektedir. Bu çalışmaların eşgüdümünü sağlamak üzere bir eşgüdüm komisyonu kurulacaktır.
    • Söz konusu çalışmaların basım ve yayımının, kitap ve broşür olarak üretilmesi planlanmaktadır. Bu çalışmaların olabildiğince kentlilerin anlayabileceği bir dille ve niteliksel ve niceliksel verilerle desteklenmesi hedeflenecektir.
    • Söz konusu raporların ve broşürlerin üretilmesi ve dağıtımına yönelik olarak TMMOB Şehir Plancıları Odası, benzer değer ve ilkeleri savunan diğer kurum ve örgütlerle, başta TMMOB örgütlülüğü ve odaları olmak üzere işbirliği arayışını ilkeli bir biçimde sürdürecektir. Bu tür bir ortak çalışma anlayışının kurulması, kentlerin daha etkin savunulmasına ve inandırıcı alternatiflerin oluşturulabilmesine katkı yaptığı kadar TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nı da güçlendirecektir.
    • Kolokyum‘u da içeren Dünya Şehircilik Günü etkinliklerinin kentlere karşı yürütülen tahribatı gözler önüne seren bir platform olarak kullanılması yönünde gerekli çaba gösterilmeye devam edecektir.

 

  • Kentlere yönelik olumsuzluklara karşı geçtiğimiz dönemin en önemli mücadele araçlarından biri yasal düzlemde yapılan mücadele olmuştur. TMMOB Şehir Plancıları Odası 25. Dönemde de kentlerde yapılan hukuk dışı planlama çalışmalarına yönelik dava açma ve benzer çabalarını genişleterek sürdürecektir. Bu konuya ilişkin olarak izleme süreçlerinde ortaya çıkan yetersizliklerin giderilmesi de bu dönemin hedefleri arasında olacaktır.
    • Belediye meclisleri ve diğer plan yapan kurumların kararlarının daha sistematik ve süreklilik içinde izlenmesine yönelik izleme komitelerinin kurulması hedefler arasındadır.
    • TMMOB Şehir Plancıları Odası yanında, kentsel kamusal değerleri savunan diğer oda ve örgütlerle daha yakın bir işbirliği ve ortak çalışma ortamının oluşturulması gereklidir. Söz konusu kurumlarla davaların ortaklaştırılmasına yönelik çabalar, Genel Merkez düzeyinde yürütülecek ve Şube ve Temsilciliklerimiz düzeyinde yapılan işbirliklerinin sürekli hale getirilmesi yönünde çaba gösterilecektir.

 

  • Kentlere yönelik yürütülen ve çoğu durumda olumsuzluklar içeren yasal değişiklikler, plan kararları ve uygulamalara yönelik olarak sistematik izleme, örgütü ve kamuoyunu bilgilendirme ve karşı görüş ve gündem oluşturmaya yönelik çabalar sistematik hale getirilerek sürdürülecektir.

 

    • Yasalarda yapılan değişiklikleri izlemeye yönelik olarak siyasal partilerle ilişkiye geçilerek, yasaların komisyonlara ulaştığı aşamadan başlayarak aktif görüş oluşturma ve bu görüşleri, başta siyasal partiler olmak üzere ilgili kurum ve yapılarla paylaşarak gündem oluşturulmasına ve olumsuzlukların engellenmesine yönelik çalışmalar yapılacaktır.
    • Kentler ve meslek alanımıza ilişkin olumsuz gelişmeler karşısında basın araçlarının daha etkin kullanımına yönelik girişimler yapılarak, odamızın faaliyetlerinin yazılı ve görsel basında yer alması sağlanacaktır.
    • Söz konusu sorunlara yönelik olarak, basın bildirisi, panel, sempozyum benzeri etkinliklerin yapılmasına devam edilecek, bu etkinliklerin meslektaşlarımız dışındaki kesimlerin de etkin katılımının sağlanması yönünde çaba gösterilecektir.
    • Kentsel dönüşüm, yenileme ve benzeri türden uygulamalardan olumsuz etkilenen kesimlere yönelik, planlama alanı başta olmak üzere, mevzuat konusunda bilgilendirme yapılacaktır.
    • Bu kesimlerin hak arama mücadelelerinde, kamusal sorumluluklarımızın bir parçası olarak gerekli destek verilecektir.
    • Kent raporlarının yayına dönüştürülmesi ve bu yayınların kamuoyuna seslenebilecek nitelikte bir dile sahip olması sağlanacaktır.

 

 

III. Meslek Alanına Yönelik Yaklaşım ve Faaliyetler

 

Planlama meslek alanı geçtiğimiz dönemde birbiriyle çelişkili iki dinamik tarafından dikkate değer bir dönüşüme uğratılmıştır. Bir yandan, bir olumluluk olarak da görülebilecek bir biçimde, genişlemeye konu olmuş, daha önce planlama alanı dışında bırakılan ve daha da önemlisi şehir plancılarını merkeze koymayan bir süreç bir ölçüde aşılmış ve planlama alanını genişleten ve yer yer de plancıyı öne çıkartan bir döneme girilmiştir. Üst ölçek plan kavramının yasal düzlemde ve uygulamada öne çıkartılması yanında, koruma planlarına yönelik düzenlemeler bu genişlemenin örnekleridir. Bunun yanında, kentsel dönüşüm ve yenileme kavramlarının temsil ettiği yeni yaklaşımlar da bu genişlemenin göstergeleridir.

 

Öte yandan, genişleme süreci, tam tersi yönde planlama alanının ve plancının özerkliğini azaltan bir içerik kazanmaya başlamıştır. Plancılar gerek yasal düzlemde, gerekse uygulamada planlara yön verme konusunda yetkilerini diğer aktörlere kaptırma riskini ve gerçekliğini yaşamaktadır. Üst ölçek planların hazırlanması süreci bu türden bir planın gerektirdiği bir ekip anlayışından çok müellif plancı anlayışını olumsuz biçimde öne çıkartırken, plancının siyasal ve ekonomik çıkar ve aktörler karşısında özerkliğini yok sayan bir uygulamayı da gündeme getirmiştir. Benzer biçimde, kentsel dönüşüm ve yenileme alanında ortaya çıkan durum da plancıların süreçlerin karar verici aktörü olmasını değil, teknikeri olma konumunu öne çıkartmıştır.

 

Planlama alanında dikkat çeken bir başka sorun, bütünlüklü bir planlama anlayışının öne çıkartılmasını olanaksız hale getiren, parçacı, kısa vadeli ve piyasa mantığını yansıtan bir sürecin hakim hale getirilmesidir. Bütünlüklü bir kentleşme ve imar mevzuatına bugün her dönemde olduğundan daha fazla ihtiyaç vardır. Bu çerçevede Odamız planlama meslek alanında şu hedefleri bu çalışma dönemi için önüne koymaktadır;

 

  • Dağınık imar mevzuatını bir araya getiren ve bütünlüklü bir şehircilik yasası ve mevzuatının oluşturulabilmesi için gerekli tüm merci ve ortamlarda çaba gösterilecek ve bu mevzuatın oluşturulmasına yönelik gerekli çalışmalar yapılacaktır.
  • Üst ölçek planların sağlıklı bir planlama anlayışı ve çatısı oluşturabilmesine yönelik olarak mevcut uygulamaların değerlendirmesi yapılarak, mevzuat, plan dili ve yaklaşımı, plan elde edilme biçimi ve lejantı konusunda eleştirel bir dokümanlaştırma çalışması yapılacak ve bu çerçevede alternatif bir anlayışın ortaya konulduğu dokümanlar üretilerek, gerekli merciler ve kamuoyu ile paylaşılacaktır.
  • Kentsel dönüşüm ve yenileme alanında var olan uygulamaların ve yol açtığı olumsuzlukların ortaya çıkartılmasına yönelik dokümantasyon da dahil olmak üzere etkinlikler yapılarak, alternatif bir anlayışın ortaya konulması hedeflenecektir.
  • Planlama alanının genişletilmesine yönelik faaliyetler yanında, planlama alanının ve plancının özerkliğini öne çıkartan faaliyetlere ağırlık verilecektir.
  • Genel Kurul kararları doğrultusunda, Müellif Yeterlilik Yönetmeliği ile ilgili bir komisyon kurularak, bu konuda gerekli düzenlemelerin yapılması sağlanacaktır.
  • Genel Kurul kararları doğrultusunda, Şehircilik Hizmetleri, Büro Tescil, Mesleki Denetim ve En Az Ücret Yönetmeliği ile ilgili olarak, bir komisyon kurularak söz konusu yönetmeliğin gözden geçirilmesi gerçekleştirilecektir.
  • Mesleki denetim uygulamalarında biçim denetiminin ötesine geçen bir denetim anlayışının oluşturulabilmesinin olanaklılığı konusunda bir çalışma yürütülecek ve daha etkin bir denetim yapısının kurulması hedeflenecektir.
  • Mesleki denetim uygulamalarının etkinleştirilmesine yönelik olarak, eğitim uygulamalarının sürdürülmesi yanında, genel bir mesleki denetim uzmanının etkinlik koşulları araştırılacak ve bu koşulların oluşması durumunda bu tür bir uzman görevlendirilmesi yapılarak, şube ve temsilciliklerimize destek vermesi sağlanacaktır.

 

 

IV. Diğer Kurum ve Örgütlerle İlişkiler

 

Planlama meslek alanı giderek genişlerken, TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın bu alanda yer alan diğer kurum ve örgütlerle ilişkileri önem kazanmaktadır. Bu alanda sağlıklı bir yapının varlığı bu konuda TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın değerlerini öne çıkartan bir anlayışın meslek alanında yaygınlaşması ile yakından bağlantılıdır. Bu çerçevede, kentlerin şekillendirilmesinde olumsuzluklara yol açan kurumlar karşısında ilkeli bir tutum alınması ve meslek alanımızda faaliyet gösteren ve benzer kamusal değerleri savunan kurum ve örgütlerle daha kurumsallaşmış ve sistematik bir ilişkinin kurulması temel hedeftir. Bunun yanında, odamız üyelerinin eğitim sürecinin ve kentsel süreçlerin önemli bir aktörü olan üniversitelerle ve şehir ve bölge planlama bölümleriyle var olan ilişkinin derinleştirilmesi de bu konudaki temel hedefler arasındadır.

 

 

Planlama alanındaki kurum ve örgütlere ilişkin olarak üç farklı yapılanma tanımlanabilir.

 

Belediyeler ve Diğer Kamu Kurumları

TMMOB ve Diğer Demokratik Kitle Örgütleri

Üniversiteler ve Planlama Öğrencileri

 

i. Belediyeler ve Diğer Kamu Kurumlarına Yönelik Yaklaşım

 

Planlama alanında faaliyet gösteren kamu kurumları başta belediyeler olmak üzere, son dönemde kentlerin şekillendirilmesinde kamu yararı yerine piyasa değerlerini öne çıkartan bir yaklaşımın ana aktörleri olmuşlardır. Belediyeler yanında, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ve TOKİ gibi özel statüdeki kurumlar kentlerde yaptıkları parçacı müdahalelerle geri döndürülmesi güç sorunlara yol açmışlardır. Bu türden uygulamaların önümüzdeki dönemde de devam etmesi olasıdır. Bu çerçevede;

 

  • TMMOB Şehir Plancıları Odası eleştirel yaklaşımını ve ilkelerini koruyan bir tutumla siyasal partiler ve TBMM de kentlere ve meslek alanına yönelik yasal düzenlemelerde aktif tutum takınacak ve yasal değişiklikler konusunda Meclis komisyonları da dahil olmak üzere, her düzeyde görüşlerinin dikkate alınmasına yönelik çaba gösterecektir.
  • Başta belediyeler olmak üzere, planlama alanında faaliyet gösteren tüm kamu kurumlarında yapılan çalışmaların izlenmesine yönelik çabalar artırılacak, olumsuz uygulamalara yönelik uyarı ve yargıya taşıma yöntemleri aktif biçimde kullanılacaktır. Bu kurumlarda çalışan plancıların Odamız ile daha yakın işbirliği yapmalarına yönelik çaba gösterilecektir.
  • TOKİ ve benzeri kamu kurumu niteliğindeki kurumların uygulamaları daha yakın takibe alınacak ve aktif tavır alınacaktır.
  • Olumlu uygulama yapan belediyelerle ve diğer kamu kurumları ile daha yakın işbirliği sağlanacak ve gerekli durumlarda destek verilecektir.

 

ii.TMMOB ve Diğer Demokratik Kitle Örgütleriyle İlişkiler

 

Son yıllarda yönetişim anlayışına paralel olarak sivil toplum alanında var olan kurum ve örgütlerin sayısı artmış olmakla birlikte, bu alanda ortaya çıkan yeni yapıların büyük bölümü mevcut iktidar yapıları ve piyasa anlayışı ile eklemlenen bir niteliğe bürünmüştür. Bununla birlikte, yeni yapılanmaların bir bölümü kentlerdeki olumsuzluk ve sorunlardan doğan rahatsızlığın bir ürünü olarak demokratik kitle örgütleri yanındaki yerini almış bulunmaktadır. Bunun yanında, TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın da kurucu öğesi olduğu TMMOB örgütlülüğü kentsel kamusal değerlerin savunulması açısından en önemli platformu oluşturmaya devam etmektedir. Bunun yanında, TTB ve Barolar Birliği gibi meslek örgütleri de kentsel kamusal değerlerin savunulması açısından stratejik konumlarını sürdürmektedir. Bu alanda olumsuz bir durum, TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın TMMOB örgütlülüğü dışındaki demokratik kitle örgütleri ve meslek odaları ile olan ilişkisinin yeterli düzey ve olgunluğa ulaşamamış bulunmasıdır. Bu çerçevede, TMMOB Şehir Plancıları Odası bu yapılarla olan yakın ilişkisini sürdürürken, söz konusu ilişkilerin daha etkin bir mücadele platformu olarak işlev görmesi için elinden geleni yapacaktır. Bu amaca yönelik olarak;

 

TMMOB örgütlülüğü ve bağlı odalarla yürütülen ortak faaliyetlerin artırılması hedeflenecektir;

TMMOB örgütlülüğü içinde gündem belirlemeye ve kentsel sorunlara daha kapsamlı ve sistematik bir yaklaşımın gösterilmesine yönelik daha aktif bir tutum alınacaktır.

Açılan davaların ortaklaştırılması ve daha sistematik hale getirilmesine yönelik çabalar artırılacaktır.

Kentsel sorunlara ilişkin ortak komisyonların kurulmasına yönelik girişimlerde bulunulacaktır.

Yerel seçimlere yönelik gündem belirleme amaçlı ortak çalışmalar yapılması için çaba gösterilecek, kent raporlarının ortak üretimine yönelik çerçeve oluşturulacaktır.

Kentlere ve meslek alanımıza yönelik olarak yapılacak yayınların sayısının artırılmasında ortak yayın politikası desteklenecektir.

Meslek alanında ortaya çıkan yetki ve benzeri sorunlara yönelik olarak, sorun yaşanan odalarla sorunların çözümünde müzakereci süreçler izlenecektir.

 

TMMOB dışındaki odalarla olan ilişkilerin daha kapsamlı ve derin hale getirilmesine yönelik faaliyetler yürütülecektir.

 

Dava ve benzeri türden olumsuz süreçlere müdahaleye yönelik çabalara söz konusu yapıların da ortak ve müdahil olması yönünde girişimler artırılacaktır.

Kent sorunları konusunda oluşturulan komisyon ve çalışma gruplarına bu kesimden de temsilcilerin katılması sağlanacaktır.

Yerel seçim çalışmalarında bu örgütlerin de yer almasına yönelik çaba gösterilecektir.

Kurumsallaşmasını tamamlamış ya da kentsel sosyal hareket niteliğindeki yapılanmalarla ortak çalışma ve destek verme yönünde çabalar artırılacaktır.

 

iii. Üniversiteler ve Planlama Öğrencileri ile Etkileşim

 

Planlama alanının en önemli ve stratejik kurumlarından biri üniversitelerin Şehir ve Bölge Planlama Bölümleridir. Son dönemde, olumsuzluklar da taşıyan önemli özelliği planlama bölümlerinin sayısındaki hızlı artıştır. Bununla birlikte, sayıları artan Şehir ve Bölge Planlama Bölümleri arasında koordinasyon oluşturmayı ve ortak çalışmayı hedefleyen TUPOB yapılanması önemli bir gelişmedir. Bölüm sayılarındaki artışa paralel olarak planlama öğrencilerinin sayılarında da önemli bir artış ortaya çıkmıştır. Bu çerçevede dikkat çeken bir özellik planlama öğrencilerinin de son dönemde bir örgütlenme çabası içinde olmasıdır.

 

Şehir ve Bölge Planlama Bölümleri

 

Şehir ve Bölge Planlama Bölümlerinin yaygınlaşması bir yönüyle planlama disiplinin tanınmasına katkı yapmakla birlikte, planlı bir anlayışa dayanmayan bu gelişme, meslek alanımız açısından önemli sorunların ortaya çıkmasına da yol açmaktadır. Sınırlı kadro ile açılan bölümlerde verilen eğitim yetersiz kalmakta, her yıl planlama alanında donanım eksikliği yüksek genç plancılar katılmaktadır.

 

Bu alanda ortaya çıkan bir diğer olumsuzluk üniversitelere sağlanan olanakların sınırlılığı ve planlama alanındaki öğretim elemanlarının çalışma koşulları ve ücretlerindeki yetersizliğin giderek artan biçimde planlama bölümlerinde ‘piyasayla bütünleşen bir projecilik‘ anlayışını yaygınlaştırmaktadır. Bu çerçevede üniversiteler taşımaları beklenen eleştirel konumlarını yitirme tehdidi ile karşı karşıyadır. Bu yönelimin bir parçası olarak planlama anlayışları da önemli bir değişime uğramakta, uzun vadeli ve kamu yararını merkeze alan bir eğitim anlayışı da yıpranma sürecine girmiş bulunmaktadır.

 

Tüm bu olumsuz gelişmelere karşın, üniversitelerde kamu yararı merkezli planlama anlayışının sürdürülmesi yönünde önemli bir iradenin bulunduğu ve bu iradenin desteklenmesi gerektiği de tartışmasızdır. Bu çerçevede TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın en önemli ortaklarından biri Şehir ve Bölge Planlama Bölümleridir. Bu çerçevede;

 

Üniversitelerle sürdürülen işbirliği artırılarak devam ettirilecek ve ortak faaliyetlerin daha etkin hale getirilmesine yönelik çabalar artırılacaktır.

Hali hazırda yetersizlik içinde bulunan ve eğitim veren büyük kentler dışındaki üniversitelerle ortak faaliyetlere öncelik verilecektir. Dünya Şehircilik Günü Kolokyumlarının düzenlenmesinde bu üniversitelerin görev almasına yönelik özendirici çalışmalar yapılacaktır.

Şehir ve Bölge Planlama Bölümleri arasında köprü görevi gören TUPOB örgütlülüğü ile ilişkiler sürdürülecek ve bu yapılanma ile TMMOB Şehir Plancıları Odası arasındaki ilişkinin kurumsallaşmasına yönelik çabalar sürdürülecektir.

Öğretim elemanlarının TMMOB Şehir Plancıları Odası etkinliklerine, komisyon, çalışma grubu ve yayın faaliyetlerine katkılarının artırılması yönünde girişimler artırılacaktır.

Öğretim elemanlarının özellikle meslek alanımızdaki üyelerimizin pratiklerine yol gösterici nitelikteki çalışmalarının yayınlanmasına öncelik verilecektir.

 

Planlama Öğrencileri ile İlişkiler

 

Sayıları giderek artan planlama öğrencileri gerek meslek alanının gerekse Şehir Plancıları Odası‘nın geleceği açısından özel öneme sahiptir. Bununla birlikte, gerek üniversite koşulları gerekse kendi örgütlülükleri açısından planlama öğrencileri büyük sorunlarla karşı karşıyadır. Bu çerçevede kendi olanakları çerçevesinde TMMOB Şehir Plancıları Odası planlama öğrencileri ile ilişkisini artırma ve bu kesimi destekleme konusunda kararlı bir tutum takınacaktır. Bu çerçevede;

 

Planlama öğrencilerinin bir çatı örgütlenmesi etrafında bir araya gelebilmelerine yönelik çabalar desteklenecektir.

Öğrencilerle bağların güçlendirilmesi amacıyla yürütülen çalışmalar arttırılacak, her çalışma komisyonuna bir öğrenci ilkesi ile hareket edilerek odanın faaliyetlerine öğrencilerin katılımı sağlanacaktır.

Öğrenci-oda arası temas yüzeyini arttırmak ve odanın öğrenciler tarafından erişilebilir bir yer olmasını sağlamak amacıyla öğrencilerle periyodik toplantılar yapılacak ve bu toplantılarda öğrencilerin meslek alanına yönelik olarak bilgilendirilmesi sağlanacaktır.

Öğrencilerin, meslek alanında çalışan plancıların ve meslek alanı dışında çalışan plancıların bir araya gelmesi ve bilgi-deneyim alışverişinde bulunmaları sağlanacaktır.

Öğrenci üyelik sistemi aktif hale getirilerek öğrencilerin meslek alanı ile ilişkilenmeleri ve kendi aralarında örgütlenmeleri sağlanacak ve bu örgütlenmenin kurumsallaşmasına önayak olunacaktır.

Yeni mezunlarda uzmanlaşmaya yardımcı olacak üye uzmanlık eğitim programları üzerine çalışılacaktır.

Öğrencilerin farklı olanaklara sahip üniversitelerde ve kentlerde okumalarından kaynaklanan eşitsizliklerin azaltılmasına yönelik olarak, kısa dönemli yaz okulları ve atölye çalışmalarının yürütülmesine yönelik çaba gösterilecektir.

Farklı üniversitelerden öğrencilerin bir araya gelmesine fırsat veren bir diğer etkinlik olan Ulusal Planlama Öğrencileri Buluşmasına önem verilecektir.

Öğrencilerin meslek alanı ile doğrudan ilişki kurmasını sağlayan stajlar konusunda öğrencilere yönlendirme ve bağlantı kurma konusunda destek çalışmaları sürdürülecektir.

TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın olanakları ölçüsünde, öğrenci yarışmaları ve ödülleri verilmeye devam edilecektir.

Öğrenci çalışmalarının ve faaliyetlerinin yayınlanmasına destek verilecektir.

 

 

V. Kurumsallaşma, Örgüt İçi İlişkiler ve Mali Yapı

 

Yukarıda söz edilen hedeflerin ve bu hedeflere yönelik etkinliklerin yerine getirilmesi güçlü bir kurumsal yapı ve sağlıklı bir örgüt ortamı, üyelerle etkin iletişim ve etkileşim yanında, yeterli bir mali yapı ile gerçekleştirilebilir.

 

V.I. Kurumsallaşma

 

Gerek meslek alanındaki genişleme ve artan sorunlar gerekse üye sayısındaki artış TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nı yeni sorumluluklarla karşı karşıya getirmiştir. Bu tür bir genişleme ve derinleşme karşısında TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın başarılı olabilmesinin ön koşulu kurumsal yapısını güçlendirmek ve kurumsallaşmayı sağlamaktır. Geçtiğimiz dönemlerde bu yönde önemli adımlar atılmasına rağmen, içinde bulunduğumuz dönemin bir geçiş dönemi olduğu açıktır. Bu çerçevede önümüzde duran önemli bir görev, geçiş sürecinin büyük ölçüde tamamlanmasıdır. Bu çerçevede, yayın ve iletişim faaliyetleri, MİSEM ve Kentsel Araştırmalar Merkezi (KAM), MDU uygulamaları, kütüphane ve arşiv konularında sağlanan gelişmelerin kurumsallaştırılma sürecinin tamamlanması önemlidir.

 

V.I. I. Yayın Faaliyetleri ve İletişim Araçları

 

Yönetim Kurulumuz, Odamız yayın faaliyetlerine ilişkin politikaları Odamız 23. Dönem Olağan Genel Kurulu‘nda alınan Oda Yayın Faaliyetlerinin amaçlarını, çalışma biçimi ve yetkilerini, yayınların niteliği ve çeşitliliğini, yayınlanacak eserlerde aranacak nitelikleri, tasarım ve formatlarını ve mali boyutlarını tüm süreli ve süresiz yayınların oluşturulmasında geçerli olacak şekilde belli ilke ve esaslara bağlı olarak uygulamaları düzenleyici bir ‘Yayın Yönergesi‘ hazırlanması kararını göz önüne alarak ve Odamızın maddi kısıtlarını da göz önünde bulundurarak, ilkeler çerçevesine oturtmaya yönelik çalışmaları hızlandıracaktır.

 

İçeriği ve etkisiyle kayda değer bir konuma yerleşen Planlama Dergisi‘nin devamlılığının sağlanması, mesleğe ilişkin temel bilgi ve ilkelerin yayınlaştırılmasının sağlanması, kütüphanemizin geliştirilmesi, yeni dönem iletişim araçlarının en üst düzeyde kullanılmasıyla Oda örgütlülüğünün daha canlı ve aktif hale getirilerek toplumla sağlam ilişkiler kurulmasının sağlanması en temel hedeflerdendir.

 

1986 yılında yayınına başlanan Planlama Dergisi geçtiğimiz süreç içerisinde gerek içerik olarak, gerekse şekil yönünden önemli ilerlemeler kaydetmiş, düzenli çıkartılmasına yönelik çalışmalar tam anlamıyla başarılı olamasa da, yıllık 4 sayı çıkartılması hedefi tutturulmuş ve kısıtlı da olsa Oda örgütlülüğü dışından takip edilmeye başlanan bir süreli yayın haline dönüşmüştür. Önümüzdeki dönemde bu olumlu gelişmelerin artan bir ivmeyle sürdürülmesi ve derginin çok daha geniş bir kesim tarafından takip ve referans edilir bir niteliğe kavuşturulmasına yönelik çalışmalar yapılacaktır. Bu çerçevede;

 

  • İçinde bulunduğumuz çalışma döneminde, akademik nitelikli çalışmalar yanında, meslek alanımızdaki faaliyetler, gelişmeler ve bu alana yönelik çalışmaların yayınlanmasına öncelik verilecektir.
  • Odamız bünyesinde çalışmalarını sürdüren çalışma komisyonlarının çalışmalarına dayanan dosya konularıyla bu komisyonların ürün çıkarmaları teşvik edilecek, ayrıca çıkan ürünlerin ve komisyon çalışmalarının Oda örgütlülüğüne ve kamuoyuna duyurulması sağlanmış olacaktır.
  • Şube ve temsilciliklerle birlikte hazırlanacak çeşitli kentlere dair özel sayılarla da ülkenin çeşitli yerlerine dağılmış olan üyelerimizin ülke kentlerindeki gündeme ilişkin bilgi sahibi olmaları ve ayrıca örgütlülük bilincinin güçlenmesi sağlanacaktır.
  • Meslek alanımızda faaliyet gösteren üyelerimizin deneyimlerini Planlama Dergisi aracılığıyla daha geniş bir kesimle paylaşmalarına yönelik teşvikler yapılacaktır.
  • Planlama alanında diğer ülkelerin güncel deneyimlerini değerlendiren özgün ve çeviri yazıların dergide yer alması sağlanacaktır.

 

Haber Bülteni Oda üyelerinin Oda örgütlülüğüne ve gündeme ilişkin gelişmeleri sıcağı sıcağına takip etmelerine olanak sağlayan ve oda-üye ilişkilerinin güçlendirilmesine hizmet eden en önemli araçlardan biridir. Bu çerçevede, bültenin düzenli çıkartılması, şubeler ve temsilciliklerden oda ve kent gündemine dair haberlerin düzenli olarak gönderilmesi önemlidir. Bu çerçevede,

  • Haber bülteninin düzenli çıkartılması konusunda hassasiyet gösterilecek ve dağıtım süreci hızlandırılacaktır.
  • İçerik açısından, özellikle büyük kentler dışındaki Şube ve Temsilciliklerimizin çalışmalarının Haber Bülteni‘nde yayınlanması teşvik edilecektir.
  • Üyelerimizin meslek alanımızdaki çeşitli güncel sorunlara ve deneyimlerine yönelik kısa değerlendirmelerine yer verilecektir.

 

İnternet olanaklarının gelişmesiyle birlikte sıcak gelişmelerin elektronik ortamdan takip edilmesi gittikçe büyüyen bir kesim tarafından tercih edilir olmuştur. Bu gelişmeler de göz önüne alınarak;

Odamız internet sitesinin mümkün olan en hızlı şekilde güncellenmesine yönelik teknik ve personel altyapısına ilişkin çalışmalar yapılacaktır.

Planlama Dergisi‘nin geçmiş tüm sayılarının elektronik ortama aktarılması, ve dergi içinde yeralan makalelere ayrı ayrı erişimin sağlanması yönünde çalışmalara başlanacaktır.

Yasal mevzuat ve uygulamalarda ortaya çıkan değişimlerin üyelerimiz ve ilgili çevrelerce hızlı izlenebilmesine yönelik olarak, internet sayfamızda söz konusu belge ve bilgilerin yer alması sağlanacaktır.

 

Kütüphane mevcut haliyle yetersiz ve atıl konumdadır. Kentleşme ve planlama alanında güncel yayın ve dokümanların büyük bölümü mevcut değildir. Ayrıca kütüphane mekanı da yetersizdir. Bu sorunlar yanında, bir dokümantasyon ve arşiv merkezimizin bulunmaması da sorundur. Ayrıca kütüphanemizin; yapılmış plan çalışmalarına ait plan raporlarının kütüphaneye kazandırılarak, meslek alanımıza yönelik araştırma yapmak isteyen meslektaşlarımız, öğrencilerimiz ve diğer araştırmacıların yararlanabilecekleri bir ihtisas kütüphanesine evrilmesine yönelik çalışmalara önem verilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede;

 

  • Kütüphanenin koşullarının ve kaynakların iyileştirilmesine yönelik çaba gösterilecektir.
  • Önemli arşiv belgelerinin ve plan dokümanlarının odamızda muhafaza altına alınması ve kullanıma açılması yönünde faaliyet gösterilecektir.
  • Planlama araştırma ve plan raporlarının elde edilmesi ve kullanıma sunulması yönünde girişimler yapılacaktır.

 

Süresiz yayınlar konusunda odamız önemli bir yayın faaliyetini geçtiğimiz dönemde göstermiştir. Gerek üyelerimiz gerekse öğrenciler açısından bu yayınların önemli katkısının bulunduğu açıktır. Bununla birlikte, özellikle meslek alanımıza ve pratiğine yönelik yayınların öncelik kazanması önemlidir. Odamızın giderek zenginleşen yayınlarına karşın, süresiz yayınlar konusunda bir yayın politikası henüz oluşmamıştır.

Bu amaca yönelik olarak;

  • Akademik içerikli yayınları dışarıda tutmamakla birlikte, içinde bulunduğumuz dönem meslek alanı ve pratiklerine ilişkin yayınlara öncelik verecektir.
  • Odamız faaliyetleri, toplantılar, atölye çalışmaları, paneller ve benzeri etkinliklerin nitelikli yayın haline dönüştürülmesi yönünde çaba gösterilecektir.
  • Süresiz yayınların nitelik tespiti ve içerik iyileştirilmesine yönelik olarak Yayın Kurulu öncülüğünde bir çerçevenin oluşturulması sağlanacaktır.
  • Meslek pratikleri öncelikli olmak üzere, başka ülke örneklerini içeren çeviri yayın konusunda çalışma yapılacaktır.

 

V.I. II. MİSEM

 

Odamız bundan iki dönem öncesinde, üyelerimizin mesleki yetkinliğini artırmak, istihdam oranını yükseltmek ve oda-üye ilişkisini sağlam bir zemine oturtabilmek amacıyla düzenlenen kurs, seminer ve diğer eğitim faaliyetlerini kurumsal bir yapıya büründürmek için Sürekli Eğitim Merkezini (SEM) kurdu. Bu süreçte SEM (daha sonra 24. Dönem YK kararı ile MİSEM-Meslek İçi Sürekli Eğitim Merkezi) ağırlıklı olarak, üyelerden ve planlama öğrencilerimizden gelen yoğun talepler ve değişen iş piyasasında hissedilen teknik ihtiyaca yönelik olarak Bilgisayar Destekli Tasarım (CAD) ve Coğrafi Bilgi Sistemleri (GIS-CBS) alanlarında yüzlerce katılımcıya eğitim vermiştir. Bu tür faaliyetlerin güçlendirilmesine yönelik olarak;

 

  • Bu eğitimler talepler ve meslek alanımızda tespit edilecek ihtiyaçlar doğrultusunda çeşitlendirilecek ve standartlaştırılacaktır.
  • Ankara dışında da bu eğitimlerin verilmesi düşünülmekte ve kısa erimli olmayan hedeflerimiz arasında kimi diğer illerde de eğitmen eğitimi gibi projeler geliştirilerek bu eğitimlerin yaygın hale getirilmesi planlanmaktadır.
  • Eğitimin standartlaştırılması ve belli bir omurgasının olabilmesi için odamız eğitmenleri tarafından MİSEM Komisyonu çatısı altında doküman hazırlama çalışmaları yapılmaktadır.

 

V.I. III. KAM

 

Kurumsallaşmanın önemli bir ayağını giderek artan faaliyetlerin önemli bir kısmını üstlenmesi kaçınılmaz hale gelen ve Genel Kurul kararları doğrultusunda, 24. Dönemde yönergesi hazırlanarak onaylanan Kentsel Araştırmalar Merkezi‘nin işler hale getirilmesidir. Bu çerçevede;

 

  • KAM‘ın kurumsal yapısının oluşturulmasına yönelik çalışmaların çalışma dönemi içinde tamamlanarak faaliyete geçmesi planlanmaktadır.
  • MİSEM faaliyetlerini de kapsayacak biçimde, mesleki alanımıza yönelik, tartışma, seminer, konferans, eğitim ve araştırma gibi faaliyetlerin KAM tarafından üstlenilmesi ve eşgüdümün sağlanması hedeflenmektedir.
  • Kütüphane ve arşiv hizmetlerinin etkin hale getirilmesinden KAM sorumlu olacaktır.
  • Üniversiteler ve diğer meslek örgütleri ile ortak araştırma, araştırma temelli etkinlik ve benzer faaliyetlerden KAM sorumlu olacaktır.

 

V.II. Örgüt İçi Yapılanma ve İlişkiler

 

Odamızın örgütsel etkinliğinin ve etki alanının genişletilmesi, örgütsel bütünlüğümüzle sağlanabilecek bir olgudur. Bu çerçevede yetersiz ve çeşitli alanlarda da sorunlu olan Genel Merkez-Şube-Temsilcilik ilişkilerinin iyileştirilmesi ve kurumsallaştırılması önemlidir. 25. Dönemde çalışmalarımızın temel noktası, örgütümüzdeki ilişkilerin güçlendirilmesi ve bu amaca yönelik olarak da sorun alanlarında çözümlerin üretilmesidir.

 

Bu çerçevede, örgüt ilişkilerinin iyileştirilmesine yönelik aşağıdaki çalışmaların yapılması önemlidir;

 

  • Genel Merkez ve Şubelerimizle ortak Yönetim Kurulu toplantıları sıklaştırılarak yapılacak, bu toplantılara temsilcilerin katılımı da özendirilecektir.
  • Karşılıklı iletişim kanallarının iyileştirilmesi sağlanacak ve bilgilendirme ve izin alma süreçlerinde hızlı geri dönüş için gerekli hassasiyet gösterilecektir.
  • Başta kaynak ve insan gücü sınırlı şubeler olmak üzere, Şube ve Temsilciliklerimizin, bulundukları bölgedeki yerel gündeme ilişkin etkinlikleri, kaynakların izin verdiği ölçüde desteklenecektir.
  • Önemli gündemlerin oluştuğu durumlarda, Genel Merkez ihtiyaç duymaları durumunda şube ve temsilciliklere uzman, teknik destek ve benzeri destekleri sağlayacaktır.
  • Genel Merkez ve Şubeler düzeyinde faaliyet gösteren komisyon ve çalışma grupları arasında işbirliği ve koordinasyon sağlanacak ve ortak ürünlerin elde edilmesi için gerekli çalışmalar yapılacaktır.
  • Kent raporlarının hazırlanmasında tekil kent çalışmalarına ilişkin Şubelerimize de gerekli destek verilecektir.
  • Genel Merkez ve Şube-Temsilcilik ilişkilerinde ne tür konuların izin alma ve bilgi verme kapsamında olduğu, ne tür konularda Şubelerin ve temsilciliklerin inisiyatif alabileceği konusunda bir çalışma yürütülerek, gereksiz merkezileşme uygulamalarından kaçınılacaktır.
  • Genel Kurul kararları doğrultusunda, TMMOB Şehir Plancıları Odası Ana Yönetmeliği ile ilgili olarak, şubeler ve genel merkez düzeyinde danışma kurulları yapılarak tartışma yürütülecektir. Bu amaca yönelik olarak Danışma Kurulları toplanacak ve bu kurullarda alınan kararlara göre çalışmalar sürdürülecektir.

 

 

Odamız yönetim kurullarının, daha katılımcı bir anlayışa sahip olması ve geniş bir perspektifle hareket etmesi, hem meslek alanımızın hem de Oda örgütlülüğümüzün gelişimini sağlayacaktır. 25. Dönem Yönetim Kurulu görev ve sorumluluk bilinciyle, önümüzdeki dönemde yapacağı etkinliklerde tüm Oda birimleri ve üyelerimizin katkısını önemsemektedir.

 

V.III. Üyelerle İlişkiler

 

TMMOB Şehir Plancıları Odası‘nın kurucu unsuru üyeleridir. Ancak örgütlülüğümüzün her düzeyinde üyelerimizin katılımının oldukça sınırlı kalması önemli ve yapısal bir sorundur. Oda örgütlülüğümüzün en temel dayanağı olan üyelerimizle Oda birimlerimizin ilişkilerinin güçlendirilmesi ve üyelerimizin Oda çalışmalarına katkısını artıracak stratejilerin geliştirilmesi yönünde çalışılacaktır. Her üyenin aktif üye haline getirilmesi temel ilkedir. Bu çerçevede;

  • Odanın etkinlik ve etkililiğinin artırılması üyelerimizin örgütü önemsemesinin temel aracı olarak görülüp, bu yönde çalışılacaktır.
  • Üyelerin ilgisini çekecek alanlarda, sosyal etkinlikler de dahil, faaliyetler artırılacaktır.
  • Kamu kesiminde ve özel sektörde çalışan plancıların sorun alanlarında aktif tutum takınılarak, yanlarında yer alınacaktır.
  • Oda yayınlarında üyelerimizin görüşlerine yer veren anlayış güçlendirilecektir.
  • Belli aralıklarla yapılan Danışma Kurullarının, üyelerimizden gelen öneri gündemlerle daha sık toplanması sağlanacak, üyelerimizin yönlendirmesi ile farklı gündemler oluşturulacaktır. Bu sayede üyelerimiz, oda faaliyetlerinde daha aktif rol alacaklardır.
  • Üyelerimizin kendi çalışma alanları içinde yaptıkları farklı uygulamaların diğer meslektaşlarımızla paylaşımı sağlanacaktır.
  • Odamızın mevcut internet sayfası dışında oluşturmayı planladığımız yeni web sayfası ile üyelerimizin oda çalışmalarına aktif olarak katılımı sağlanacak, daha hızlı görüş alışverişinde bulunulacaktır.

 

 

IX. Mali Yapı ve Politika

 

 

Odamızın kurumsallaşması ve çalışmalarını yürütebilmesinde gereklilik olan gerek Genel Merkez gerekse Şubelerimizin mekan, teknik altyapı ve personel gereksinimleri büyük ölçüde geçen dönemlerde sağlanmıştır. Bu tasarruflar ve özellikle mülk alımları sırasında yaşanan ekonomik darboğazların büyük bir bölümü ise aşılmış olmakla birlikte, ülkemizin içinde bulunduğu süreç ve planlama uygulamalarına da yansıyan ekonomik sorunlar bu çalışma döneminde bazı sıkıntıların oluşabileceği konusunda hazırlıklı olmayı beraberinde getirmektedir. Diğer yandan Yönetim Kurulumuz, 25. dönemde Odamız etkinlik düzeyini artırmak, kentlerimize ve planlama alanına yoğunlaşan saldırılara karşı güçlü bir cephe kurmak, mesleğin ve meslektaşın kamuoyu gözündeki değer ve önemini arttıran çalışmalarda bulunmak, üyeye kusursuz hizmet üretmek, zamanında ve eksiksiz çıkması hedeflenen süreli yayınlarımızın yanı sıra meslek alanımıza katkı sunacak yayınlar üretmek hedefiyle her anlamda güçlü bir oda yapısı kurmayı amaçlamaktadır. Bunun da ancak belirli bir mali disiplinin geliştirilmesi ve sonraki dönemlerde de bu disiplin ve kültürü sürdürecek bir Oda anlayışı oluşturulması ile sağlanabileceği açıktır. Bu çerçevede;

 

Odamız gelirlerinin arttırılması ve giderlerin mümkün olduğu oranda azaltılması yönünde bir dizi tedbir, bu dönem hedeflenen mali çalışmalar arasında öncelik teşkil etmektedir. Kaynaklarımızı, üyelerimizden sağladığımız bilinç ve sorumluluk içinde, olası darboğazları da düşünerek ilkeli ve temkinli bir harcama politikası izlenmesi, Odamız mali yapısının sağlam temellere oturtulması anlamında büyük önem taşımaktadır.

Yönetim Kurulumuz, kamu kurumu niteliğindeki demokratik kitle örgütü meslek odası olarak Odamız gelirlerinin bundan böyle de önemli ölçüde üyelerden sağlanmasını temel ilke olarak benimsemektedir. Ancak bütçe olanaklarımızın zorlandığı görülen hallerde etkinlik bazında diğer kurum ve kuruluşlarla akçalı ortaklık, maddi yönden destekleyicilik gibi bütçe dışı olanaklar da belli sınırlar içinde denenecektir.

Gelirlerin olduğu kadar giderlerin de programlanması, gelir ve giderlerin örgüt birimlerine etkinlikleri ve büyüklükleri ölçütleriyle gereksinimleri doğrultusunda dağılımı ve tahmini bütçe ile uyumun en yüksek seviyede sağlanması önemsenmektedir.

Odamız mali durumunun genel tablosunun, yıllar ve birimler itibariyle tespiti yönünde bir çalışma yapılması planlanmaktadır. Çalışma sonuçlarının örgüt ile paylaşılması sonucunda mali disiplinin sağlanmasına yönelik düzenlemelerin tartışmaya açılması bu dönem hedefleri arasındadır.

Bu tür bir çalışmanın personel, teknik donanım ve mali gereklilikler anlamında Şube profillerinin çıkarılmasına, Şubelerin ve Genel Merkez‘in büyüklük ve gereksinimleri bağlamında bir ekonomik denge oluşturulmasına katkı sunması hedeflenmektedir.

Odamız kurumsal yapısının kaçınılmaz gereği olarak hazırlanan ve tüm Oda örgütünün mali görev ve sorumlulukları ile iş ve işleyişini eşgüdüm içersinde yürütebilmek amacıyla yürürlüğe konan Odamız "Mali İşleyiş Yönergesi"yle; Oda Yönetim Kurulu, Şube Yönetim Kurulları, Temsilcilikler ve Mesleki Denetim Görevliliklerince yürütülecek mali işlemlerin, ilgili mevzuat, Oda tüzesi ve Oda Genel Kurulunca belirlenecek esaslara göre yürütülmesine dair usul, şart ve kurallar bütünü tanımlanmıştır. Bu dönemde söz konusu Yönerge‘nin, örgüt gereksinimleri ve yukarda aktarılan çalışma sonuçları doğrultusunda gözden geçirilmesi, sonraki dönemlere de aktarılması hedeflenen mali disiplin ve kültürü sürdürecek bir Oda anlayışı oluşturulması yönünde varsa eksikliklerinin giderilmesi hedeflenmektedir.

Odamızın alacağı durumdaki birikmiş üye ödentilerinin tahsili için ödeme koşullarının kolaylaştırılmasına öncelik verilecektir.

Odamız mali yükümlülükleri kapsamında, gecikme faizi veya cezası uygulanabilecek her türlü ödeme, bu tür uygulamalara maruz kalmadan zamanında yapılacak, her türlü vergi ve personel SSK prim ödemeleri aksatılmadan yapılacaktır.

Örgüt birimlerimizin mali işleyişi içselleştirmesi önemsenmektedir. Bu nedenle, mesleki denetim ve tescil işlemleri ile ilgili olarak mesleki denetim görevleri ile oda birimlerimiz çalışanlarına yönelik verilen hizmet içi eğitim seminerlerinde mali işleyişimiz ve uygulamalarımız da anlatılacaktır.

Denetleme Kurulu üyelerimiz ve birim saymanlarımızın bir araya getirileceği mali konularda toplantılar düzenlenecektir.

Sonraki dönemlere de aktarılacak mali disiplin ve kültürü sürdürecek bir Oda anlayışı oluşturulması konusunda çalışma başlatılacaktır.

Şubemizdeki mali işleyişimizin bugüne kadar olduğu gibi açıklık, şeffaflık ve güven içinde Oda yönetmeliklerine uygun olarak sürdürülmesine devam edilecektir.

 

TMMOB Şehir Plancıları Odası 25. Dönem Yönetim Kurulu, yukarıda sıralanan genel ilke ve çalışma esasları doğrultusunda, bu çalışma programı ve eylem planı kapsamında tüm örgütü ve üyeleri ile birlikte üreteceği bir yaklaşımla çalışmalarını kararlılık ve özenle sürdürecektir.

 

25. Dönem Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu

TMMOB
Şehir Plancıları Odası

Çerez Politikası & Gizlilik Sözleşmesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz

kişisel verilerinizin Odamız tarafından işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere KVKK sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

"/>