Kamuoyunun Dikkatine,
Son günlerde ODTÜ yerleşkesi ve arazisi üzerinden Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının başlatmış olduğu tartışma sadece ODTÜ yerleşkesi değil, Ankara kent bütünü açısından önemli sonuçları olan bir süreci başlatmış bulunmaktadır. Bu kaygı verici gelişme karşısında, TMMOB Şehir Plancıları Odası aşağıdaki görüşleri kamuoyu ile paylaşmayı bir görev olarak görmektedir.
1. ODTÜ Yerleşkesi ve arazisi üzerinden başlatılan tartışma basitçe bir imar mevzuatına uygunluk tartışması değildir. Mevcut iktidarın kentlere yönelik politikasının en saldırgan temsilcisi olan Melih Gökçek anlayışı son 15 yılda Ankara kentinde uzun süreler sonucu elde edilen kamusal alan ve değerleri bir bir tahrip etmeye yönelmiştir. Bunun son örneği AOÇ ve ODTÜ arazisidir.
2. Kamu kullanımlarını hızla özelleştiren bu anlayış bu iki büyük ölçekli kamusal alana göz dikmiş durumdadır. Gökçek anlayışı her ele geçirdiği kamusal alanı hızla yapılaşmaya açmakta ve sözde halka açma söyleminin tersine, bu tür alanları bir avuç azınlığın kullanımına sunmaktadır.
3. ODTÜ Arazisi tartışmasında, Gökçek'in asıl hedefinin Eymir Gölü'nü ele geçirmek olduğunu kendisi açıkça söylemektedir. Eymir Gölü'ne hakim Mühye Köyü civarında başlatmış olduğu lüks konut-alışveriş merkezi kompleksinin 6 000 konut ve 25.000 kişiyi barındıracağı anlaşılmaktadır (İlgili harita aşağıdadır). Bu alanın milyon dolarları bulan satışını hedefleyen reklamlarda, Eymir Gölü manzaralı ifadeleri kullanılmaktadır. Melih Gökçek bu alanı bir avuç zengine hizmet eden bir alana dönüştürmeye yönelirken, Eymir Gölü'nü bu kesimin kullanımına sunmayı hedeflemektedir.
4. İmar Mevzuatını gerekçe göstererek ODTÜ arazisinden % 40 pay isteyen Gökçek, bu tür bir kamu payının asıl amacının başta plana konu olan alanlara eğitim, yol, yeşil alan, spor alanı gibi kamusal kullanımları sağlamayı hedeflediğini geri plana itmektedir. ODTÜ Yerleşkesi bu tür alanları planlama ve Ankara kenti standartlarının çok üstünde gerçekleştirmiştir. Bu nedenle, hali hazırda bu standartların çok üstünde kamusal alanı ayırmış olan ODTÜ'den bu tür bir payı istemesi keyfi ve gizli gündemi olan bir yaklaşımın ifadesidir.
5. İktidara geldiğinden bu yana emsal artışı ve mevcut imar mevzuatına uygun olmayan yapılara af anlamına gelen yaklaşık 1500 civarında plan değişikliğine giden bu anlayışı söz konusu plan değişikliklerinden hangisinde % 40'lık pay aldığını açıklamaya davet ediyoruz. Bu tür bir pay almak bir yana mevcut yapılaşma haklarının çok üzerinde imar hakkı kullanan bu yapı ve alanlarda yapılan uygulamalar Ankara kentinin üzerindeki yükleri daha da artırmıştır.
6. Bütün bu uygulamalarını mahkemeye taşıyan TMMOB Odaları ve diğer kuruluşların kaygıları mahkemelerde haklı bulunduğunda, Kuğulu Park ve Akay Kavşağı uygulamalarında olduğu gibi, ya mahkeme kararları uygulanmamakta, ya da bağımsız mahkemelere ve bunların görevlendirdiği ve şehircilik ilkeleri ve kamu yararı açısından değerlendiren uzmanlara karşı hukuka aykırı saldırılar yapılmakta ve mahkeme süreci devam eden davaları etkilemeye yönelik yasa dışı tutumlara yönelinmektedir.
7. Yapılan plan değişiklikleri ile üniversite alanlarını konut, alışveriş ve işmerkezi gibi rant tesislerine açan özel üniversitelerle uğraşmak yerine, Ankara'ya soluk veren geniş orman alanlarını geliştiren ve koruyan ODTÜ'ye yönelen Gökçek anlayışı bugün halkın ve kamusal kullanımların temsilciğini değil, rant peşinde koşan ve kenti talan eden bir avuç azınlığın temsilciliğini yaptığını bir kez daha göstermiştir.
TMMOB ve TMMOB Şehir Plancıları Odası önümüzdeki dönemde, Melih Gökçek ve temsil ettiği anlayışın daha yakından takipçisi olacak ve yapılan bu uygulamaların her birini kamuoyu ile paylaşarak, ne ODTÜ, ne de Ankara kentinin hak etmediği bu tavrı mahkum etmek için mücadelesine devam edecektir.
Kamuoyunun bilgisine saygılarımızla sunarız.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu
