Etik İlkeler Özlük Hakları
“AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI” AMACINA HİZMET ETMEKTEN UZAKTIR.”
BASIN AÇIKLAMALARI
Yayına Giriş Tarihi
2012-02-17
Güncellenme Zamanı
2012-02-17 10:38:32
Yayınlayan Birim
MERKEZ

 Ankara, 17 Şubat 2012

 

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI`NDAN

BASINA VE KAMUOYUNA

 

"AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI" AMACINA HİZMET ETMEKTEN UZAKTIR."

 

Bakanlar Kurulu tarafından imzalanarak TBMM`ye sevk edilen, önümüzdeki hafta içinde TBMM`de ilgili komisyonlarda görüşmelerine başlanacak olan Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı, gerek Sayın Başbakan ve Sayın Çevre ve Şehircilik Bakanı tarafından açıklanan, gerekse tasarıda tanımlanan amaca hizmet etmekten oldukça uzaktır. 

Son yıllarda alışkanlık haline gelen, her yeni yasal düzenlemede yasanın amacına ilişkin düzenlemeler yapılırken izlenen, ‘yerel yönetimlere ait görev ve yetkilerin merkeze taşınması ve kentsel rantların yönlendirilmesine ilişkin yetkilerin merkezi olarak kullanılmasının önünü açacak düzenlemelerin de araya sıkıştırılması` politikasının bu düzenlemede de egemen olduğu görülmektedir.

İlgili kesimlerin görüş, öneri ve eleştirileri de alınmadan ve yeterince tartışılmadan yapılan benzeri düzenlemelerde olduğu gibi, bu egemen anlayışın doğal sonucu olarak, tasarının yasalaşması sonrasında yapılacak uygulamalar ile kentlerimiz plansızlığa doğru bir adım daha sürüklenecek, kentsel alanda karmaşa büyüyecektir. 

Planlama, imar ve kentsel dönüşüm konularında yakın dönemde yapılan diğer yasal düzenlemelerde de gözlendiği gibi, yasa tasarısının ruhunda inşaat sektörünün canlandırılması, canlı tutulmasının gizil amaç olarak tercih edildiği anlaşılmaktadır. Ne yazık ki bu açıktan dillendirilmeyen gizil amacı gerçekleştirmek isterken seçilen yöntem insanca olmaktan uzaktır. Tercih edilen bu yöntem kentlerimizin en yoksul kesimlerini kredi kullanmaya ve borçlanmaya zorlamakta, yoksulluğu derinleştirmektedir. 

"Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Yasa Tasarısı" ile 2-B alanlarına ilişkin Yasa Tasarısı amaçları yönünden açıkça çelişmektedir.

Kentlerimizde var olan riskli yapıların dönüştürülmesini amaçlayan yasa tasarısının, tamamı kaçak, plansız, mühendislik hizmeti almamış, yapı denetimi görmemiş yapılardan oluşan 2-B arazilerinde yapılmış yapıların "filli durumuna uygun olarak" korunmasını amaçlayan yasa tasarısı ile eş zamanlı TBMM`de görüşülecek olması da yasa tasarısının samimiyetini sorgulamamıza neden olmaktadır.

Bilindiği üzere, Orman Kanunu`nun 2-B maddesinde anılan, orman dışına çıkarılmış alanların kentlere yakın olan bölümleri (İstanbul Sultanbeyli, Antalya Kepez örnekleri gibi) yoğun biçimde kaçak yapılaşmalar tarafından işgal edilmiştir. Büyük bölümü riskli yapı niteliğinde olan bu yapılara "fiili durumlarına uygun" olarak tapu ve hatta "kat mülkiyeti tapusu" verilmesini düzenleyen yasa tasarısı ile riskli yapıların yıkılarak yenilenmesini amaçlayan bir başka yasal düzenlemenin eş zamanlı gündeme getirilmiş olması en basit tanımlamasıyla çelişkidir.

Bugün gelinen durumun kısaca açıklaması şudur; geçmiş yıllarda 2-B arazilerinden parsel satın alarak evini yapmış, varını yoğunu bu evin yapılması için harcamış olan yoksul kesimlere, yapılmak istenen 2-B ile ilgili yasal düzenleme ile aynı parsel yeniden (bu kez devlet eliyle) satılacaktır. Bu satışla yeni bir borç yükü altına girecek olan vatandaşların evleri "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi" amaçlı yasa gereğince yıkılması gereken yapılardan olup, bu kişiler gerek yıkım nedeniyle ve gerekse yapılacak yeni yapılar için bir kez daha borçlandırılacaklardır. 

İki yasa tasarısı bir arada değerlendirildiğinde; (eğer hükümetimiz her iki yasal düzenleme konusunda da samimi ise) özellikle 2-B arazilerinde yaşayan vatandaşlar açısından kabul edilemez, insanca olmayan bir sürece doğru ilerlenmektedir. Tersi durum ise bu alanlarda var olan riskli yapıların tapulanarak affedilmesi, yaşayanların kendi kaderine terk edilmesi anlamına gelecektir.

Tasarının bu haliyle yasalaşması, kent yoksullarının borçlandırılarak daha da yoksullaştırılması ve Anayasal güvencelerinden yoksun bırakılması anlamına gelecektir.

Tasarının bu haliyle yasalaşması, ülkemizde kentleşme konusunda izlenen "ikiyüzlü" politikanın sürdürülmesi, bir yandan riskli yapı ilan edilen yapıların yıkıldığı, diğer yandan yeni riskli yapıların üretiminin sürdüğü, afet riski gerekçe gösterilerek tüm kentlerimizin bir rant aktarım alanı haline dönüştürüldüğü, "Hukuk Devleti" ilkesinin yerle bir edildiği bir gerçekliğe doğru yol almak demektir.

Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı, ülkemizin gerçek ihtiyacı olan, kentlerin afetlere karşı duyarlı, sakınım içerikli planlanmasını, denetimsiz ve mühendislik hizmeti almamış yapılaşmanın engellenmesini sağlayacak düzenleme olmaktan oldukça uzaktır.

Afet riskinin azaltılması gerekçesiyle hazırlanan tasarıda var olan, yaşamın gerçek sigortası olan ormanlar, meralar, sulak alanlar, kıyılar, tarım alanları gibi doğal varlıkların talanına olanak sağlayacak, yeni afetlerin oluşmasına neden olacak yaklaşımdan vazgeçilmelidir.

Daha fazla zaman kaybetmeden, İmar Kanunu`nun yerini alacak, 648 sayılı KHK benzeri denetimsiz ve ruhsatsız yapılaşmayı kolaylaştıran düzenlemeleri ortadan kaldıracak yeni bir yasal düzenleme, tüm ilgili kesimlerin katılımıyla hazırlanmalı ve tartışmaya açılmalıdır. TMMOB Şehir Plancıları Odası, böylesi bir ortamın oluşturulması durumunda ülkemiz kentleşmesinin ihtiyacı olan yasal düzenlemeler konusunda gönülden katkı koymaya hazırdır.

TMMOB Şehir Plancıları Odası tarafından "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı" hakkında hazırlanan Değerlendirme Raporu açıklama ekinde kamuoyunun dikkatine sunulmaktadır.

 

 

Necati UYAR

TMMOB Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı

 

 

Ek: TMMOB Şehir Plancıları Odası ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun Tasarısı` Değerlendirme Raporu

TMMOB
Şehir Plancıları Odası

Çerez Politikası & Gizlilik Sözleşmesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz

kişisel verilerinizin Odamız tarafından işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere KVKK sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

"/>