Etik İlkeler Özlük Hakları
BİZİM AVRUPA - EUROPA NOSTRA DERNEĞİ`NDEN KAMUOYUNA VE İLGİLİ KURUMLARA DUYURU
HABERLER
Yayına Giriş Tarihi
2011-05-26
Güncellenme Zamanı
2011-05-26 17:06:00
Yayınlayan Birim
MERKEZ

Bizim Avrupa - Europa Nostra Derneği, 26 Şubat 2011 tarihinde temeli atılarak yapım

sözleşmesi imzalanan Avrasya Tüneli Projesi ile ilgili olarak düzenlenen "Paydaş Katılım Planı"

kapsamında görüş bildirmek için davet edilmiş bulunmaktadır. Hazırlık çalışmalarının 2006

yılından bu yana devam ettiği anlaşılan proje ile ilgili olarak daha önce herhangi bir danışma,

bilgi paylaşımı ve benzeri bir etkinlik düzenlenmemiş olduğu halde, ihale ve temel atma

törenleri sonrasında girişilen bu danışma etkinliği zamanlaması ve kapsamı ile çok dikkat

çekicidir.

Her şey olup bittikten sonra neden katılım istendiği sorusunun yanıtını aramak üzere yaptığımız

araştırma sonucunda, Avrasya Tüneli Projesi‘nin, Paydaş Katılım Planı sürecinin yurt dışı kredi

kuruluşlarından kaynak temin etmeye yönelik olarak yürütülmekte olduğunu anlamış

bulunuyoruz. Bu nedenle, Proje‘ye ve katılım (!) sürecine yönelik eleştirilerimizi kamuoyu ile

paylaşmayı uygun buluyoruz.

Avrasya Tüneli Projesi;

- İstanbul ile ilgili herhangi bir planda yer almamaktadır. Şu anda plansız olan Tarihi

Yarımada‘da kaldığı için, geçerli bir geçiş dönemi yapılanma koşulu da

bulunmamaktadır. Bu nedenle yapımı yasalara aykırıdır.

- Yürürlükte bulunan makro ölçekli plan kararları ve koruma ilkeleri ile çelişen nitelikler

taşımaktadır.

- Tarihi Yarımada‘nın güney kıyısında, günde en az 70.000 adet yüksek hızda araç geçişine

imkan verecek sekiz şeritli ekspres yol ile, UNESCO Dünya Miras Alanı olarak tescillenmiş,

yürüyerek gezilmesi ön görülen Sultanahmet bölgesi ve Kara ve Deniz Surları‘nın

bulunduğu alanlarda hava kirliliği, gürültü, yüksek yoğunlukta araç trafiği gibi olumsuz

etkiler yaratacaktır. Dünya Mirası olan Kara Surları‘nın güney ucunda bulunan Mermer

Kule, yapılması düşünülen yeni trafik şeritleriyle çevrelenecek, fiziksel olarak ulaşımı

kısıtlanacak, anlamı ve önemi zedelenecektir.

- Tünel çıkışlarında hâlihazırda yoğun trafik sıkışıklıklarının yaşandığı Anadolu Yakası‘nda

Göztepe kavşağı ve Avrupa Yakası‘nda Cankurtaran‘da iki yaka arasında seyahat eden

araçların da eklenmesiyle trafik yoğunluğu ve sıkışıklık daha da artacaktır.

- Tarihi Yarımada‘nın güney kıyısında dolgu üzerinde kurulu olan yeşil alanlar üzerinde

yapılacak ek yollar üzerinde trafik ışıkları olmaksızın hızlı bir şekilde akması öngörülen

trafik nedeniyle, bu çevrede oturan halkın ve ziyaretçilerin Marmara Denizi ile bağlantısı

kesilecek; özel araçları ile seyahat edenlerin menfaatleri için bu alanı kullanan halkın,

şehri ziyaret eden ve kıyı boyunca yürümek isteyenlerin aleyhine bir durum ortaya

çıkacaktır.

- Tünel içinde birikecek zehirli gazların dışarıya atılması için birisi Selimiye Kışlası

yakınlarında, diğeri ise Tarihi Yarımada‘da Bukoleon Sarayı karşısında iki adet 5 m

yüksekliğinde bacalar tasarlanmıştır. Zehirli gazların böylesi alçak bir kottan dışarı

atılması halk sağlığı açısından çok sakıncalıdır. İstanbul‘un hakim rüzgarlarının da

etkisiyle zehirli hava bu çevrede bulunan tüm canlıları tehdit eder hale gelecektir.

Bacaların çevresinde, Anadolu yakasında hastane, kışla ve üniversiteler, Avrupa yakasında

ise konut alanları, kültür mirası tarihi eserler ve turizme açık alanlar bulunmaktadır.

- Bacaların yüksekliği, çevredeki doğa, siluet ve kültür değerleri gözetilerek baskılanmıştır.

Dünyadaki benzer örnekler dikkate alınarak bacaların yükseltilmesi durumunda,

İstanbul‘un Boğaz kıyılarının güzelliği, Bukoleon Sarayı ve emsalsiz değerdeki silueti

olumsuz etkilenecek, çirkinleştirilecektir.

- Bu proje 2009 yılında İstanbul‘un Tarihi Yarımadasının korunmasıyla ilgili kararlar alan 4

Numaralı Koruma Kurulu‘na sunulduğunda oybirliğiyle reddedilmiş ancak, yapılan politik

baskılar sonucu 2010 yılı Ekim ayında, ilgili Yenileme Kurulu tarafından da oy çokluğu ile

alınan yeni kararlarla onaylanmıştır. Projenin kurullardan geçmesinin ardından, ilgili

meslek odaları olumsuzluğun düzeltilmesi için dava açmışlardır.

- Proje‘nin ihale ve sözleşme süreçleri ile ilgili iptal davaları yine ilgili meslek odaları

tarafından açılmış bulunmaktadır.

- Tüm kültürel, sosyal ve yasal kaygılar giderilmiş olsa dahi, tünel sadece özel araç ve

minibüs trafiğine hizmet edecektir; kullanılacak tüp tünel boyut ve teknolojisinden

kaynaklanan sınırlamalar gereği, tünel tamamlandığında belediye otobüslerinin

geçebileceği yüksekliğe sahip olmayacaktır.

- Tünel yapım tekniği nedeniyle deniz tabanı altında ve yaklaşım tünelleri kazısı sonucu

yeryüzüne çıkarılacak olan, kimyasal maddelerle kirlenmiş yaklaşık 1 milyon m3 toprak

ve kaya kırığının taşınması ve depolanması sırasında yaratılacak olan çevre kirliliği de bir

diğer olumsuzluktur.

Yapılan tespitler, Avrasya Tüneli Projesinin mevcut tarihi ve kültürel yapı için oluşturduğu

tehditlerin yanı sıra, bölgedeki günlük yaşamı, sosyal ve ticari etkinlikleri de olumsuz

etkileyeceği, tüm İstanbul halkı için tamiri imkânsız olumsuz sonuçlara yol açacağına işaret

etmektedir.

Bu olumsuz projenin uygulamaya konulmasını uygun bulmadığımızı saygıyla kamuoyunun

bilgisine sunarız.

Bizim Avrupa - Europa Nostra Derneği

10  Nisan 2011

TMMOB
Şehir Plancıları Odası

Çerez Politikası & Gizlilik Sözleşmesi

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve çerezleri nasıl kontrol edebileceğinizi öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz

kişisel verilerinizin Odamız tarafından işlenme amaçları konusunda detaylı bilgilere KVKK sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

"/>